Okçuluk Adabı.Osmanlı dönemi okçuluğunda adab, bütün atıcılar arasında aynıydı. Okçuluğun
dışında,mertebeye bakılmaksızın herkesin adaba uyması ve saygısı gerekiyordu. Eğer bu adaplara muhaliflik edecek kişiler olursa, onlar yalnız bırakılır, konuşulmazdı (Yıldız,
1979).Okçuluğun dini temellerinin açıklandığı kısımda,bu adapların önemi hadislerde dile getirilmiştir.Ok atıcısının atış için gerekli malzemeyi yanında getirmesi gerekirdi. Ok meydanın
olmazsa olmazsa kurallarının başında: meydanda da kimse kimseyi diliyle ve eliyle rencide
etmeyip ,kimsenin okunu ve yayına izinsiz yapışmaması gelmekteydi.Atışlar sırasında kabzası
(atma ehliyeti) eski olan atıcıların öncelikli atması gerekirdi (Tayga, 1990).Okçular Tekkesinde
yemek esnasında da oturuş adabı vardır. Menzil sahipleri sağ tarafta eskilik sırasına ve sicil
defterindeki sıraya göre otururlardı. Menzile talip olanlar ile menzile hak kazananlar ise sol
tarafta eskilik sırasına göre otururlardı.Ok meydanlarında yaşanan bu adap ile;kemankeşlerin
saygınlığını sağlamak ve korumak (İrtem, 1939),birbirlerine davranışın ve yardımlaşmanın gereğini hatırlatmak,bu geleneklerin devamını sağlamak istenmiştir (Kunter, 1938).
Ok Meydanlarında Kurallar
Osmanlı İmparatorluğu’nda ok meydanlarının tesis edilmesi,yönetici-personelin varlığı çeşitli
yarışmaların düzenlenmesi kural ve kaidelerin konulmasını gerektirmiştir. Osmanlı döneminde
ok meydanlarında uygulanan kurallar ‘Atıcılar Kanunnamesi ‘ ismiyle risale haline getirilmiştir.Kahraman’a göre (1995, s. 29), Osmanlı Devleti’nde yetkili ve bilgili kişilerin bir araya getirilmesi ile oluşturulan bir kurultay tarafından ilk Osmanlı Kanunu’nun Atıcılar Kanunu olduğunu belirtmektedir.29 sayfa ve 19 fasıldan oluşan bu kanun ilk önce sporcuların nefislerini terbiyeyi ön planda tutarak ok meydanı ile ilgili ve okçuya lazım olacak bilgileri içermektedir.Bu
kanunun ilk Osmanlı Kanunu olması ise bugün için muazzam bir örnek teşkil etmektedir.Ok
meydanlarında uygulanan kuralların hepsi bu kadarla bitmemektedir.Kesin ve belirli olanlardan
bir kaçı başlıklar altında ele alınıp, açıklanmıştır. Aşağıdaki hususların olması kuralla kanun
gereği belirlenmiştir (Acar, 1946, s. 66-69; Atabeyoğlu,1988, s. 24; Ayanoğlu, 1974, s. 13;
Kunter, 1942, s. 16-17):
- Kemankeş Namzedi Olabilme: Kemankeş namzedi olacak kişi hakkında
inceleme yapılır,uygun görülürse aday olabilirdi. Kimliği belirsiz,yalancı,akılsız kişilere atıcılık öğretilmez, bu bilgi saklanırdı. - Okçunun Üstadının Olması Şartı:Kemankeş namzedi için uygun olan şahıslar,usta bir okçuya biat ederlerdi.
- Kabza Alabilmede Şartlar:Okçuluğa başlayan kişinin,bir ustaya çırak olduktan sonra çalışmalar yapması gerekirdi. Çalışmaları yapar sonunda 900
geze (547m)pişrev oku ve 800 geze (486m)azmayiş okunu atarak ustasından icazet alır,okçular siciline kayıt olur,böylelikle kabza almış olurdu. atış
idmanları tarımla uğraşanların da katılabileceği tarihlerde pazartesi ve perşembe günleri yapılırdı.Meydan gününde yapılacak bu atışlara ikindi namazından sonra başlanırdı.Çırak önce gevşek yayla çekip bırakma çalışma-
Türk Kültür Yaşamında Okçuluk
The Journal of Academic Social Science Yıl: 5, Sayı: 55, Ekim 2017, s. 523-533
530
sı yaparak kol kaslarını geliştirir daha sonra torba gezine atış yaparak doğru atış becerisi kazanmaya çalışırdı.Ustası olmadan meydanda atış denemesi yapamaz,900 geze atar hale gelince de tanıklar önünde atarak kabza alırdı
- Menzil (Rekor) Atışlarında İzin Şartı:Menzile talip olan atıcı önce ihtiyarlara gelip ihtiyarlar,duanız ve izniniz ile layık isem filan menzile talibim
demesi gerekiyordu.İhtiyarlarda bu kişinin layık olduğuna karar verirse,dua
edip izin verirlerdi - Menzil Açmada Şartlar:Menzil açmak, 900 gez mesafeden daha ileriye ilk
defa ok atmaya denir. Menzil açmak isteyen kemankeş öncelikle rüzgarın
yönüne göre menzil seçerdi. Menzil açabilmesi için; atışın mevcut menzilden daha uzağa gidip gitmediğine,yeni bir menzile gerek olup olmadığına,başka bir menzili etkileyip etkilemeyeceğine, okun menzili aşıp aşmayacağına bakılması gerekirdi. Menzil açma izni alan okçu;atış yapacağı yere önce ayak taşı diktirir ve sürekli çalışarak 900 gezden yüksek atarsa ana
taşı diktirebilirdi. - Menzil Alma(Menzil Bozma) Şartları:Daha önce dikilmiş bir menzil taşını
aşıp ondan uzağa oku atarak rekor kırmaya menzil almak yada menzil
bozmak denir.Yeni menzil alan kişinin okunun saplandığı yere en az altı ay
içinde taşı dikilirdi. - Menzil Ölçümü:Osmanlı Türkçesi’nde Farsça gez sözcüğünün ok boyu,arazi ölçümlerinde kullanılmak üzere belirli boyda hazırlanmış iki başı
mühürlü urgan veya iki başı damgalı zincir,çekül ipi,arşın ve endaze anlamlarında kullanılır.Öte yandan açık arazide uzaklık ölçmenin birimi genellikle adımdır.Pek çok kitabede menzil uzunluğu hatve(adım)sözcüğüyle
verilmektedir. - Havacıların İşaret Şartı:Okçuların rekor ve uzun mesafe atışlarında,okların
muhtemel düşecek olduğu yerlerde Havacı denilen bir nevi hakemler bulunurdu.Havacıların mesafelere göre çeşitli işaret şartları vardır. - Müsabakalarda Rüzgârın Etkisi: Menzillere önceleri atıldığı rüzgârın adı
verilmekteydi.Aynı rüzgârla daha başka menzillerde açılmaya başlanınca,
açan kişinin adıyla anılır olmuşlardır.
10.Tasdik İşleminde Mühür:Ok meydanlarındaki Okçular Tekkesi’nin dört
çeyrek parçadan oluşan mühürü vardı. Bu parçalar 4 üstad ve pir kemankeş
kişide bulunur,parçaları birbirine bağlayan sap kısmı da Okçular Tekkesi’nin Şeyhi tarafından korunurdu.Tasdik ve tescil işlemleri gerektiğinde
bir araya getirilir ve mühürletilirdi.Bir kişinin dahi itirazı olsa, mühür tamamlanmaz ve tasdik gerçekleşmezdi.
Doç.Dr Mutlu TURKMENBartın Üniversitesi, Beden Eğitimi ve spor Yüksek Okulu Rekreasyon Bölümü
Gamze YÖNAL
Bartın Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Ana Bilim
Dalı